Kasklarda dış kabuk boyutu en anlaşılmayan konulardan biridir. Aslında açıklaması çok basit.
Her insanın kafa bedeni aynı olmadığı için orta ve üst segment kask üreticileri, bedenlere göre ayrı dış kabuk boyutu üretir. Yani her bedene göre ayrı bir kalıp tasarlayarak kask üretmeye çalışır. Bazı kask üreticileri ise maliyeti düşürmek için dış kabuk boyutunu en az seviyede tutarak, beden boyutlarını kaskın iç pedlerini incelterek veya kalınlaştırarak tutturmaya çalışır.
Aşağıdaki görselde örnek bir beden tablosu verilmiştir.
Görsele bakarak kafa bedeninizin 58 cm olduğunu düşünün. Şimdi tek kabuk boyutuna sahip olan bir kask aldığınızı varsayalım. Bu durumda tek kabuğa sahip bir kaskın hem S hem de 3XL bedenlerine sahip olan kişilere uyması için kaskın çok büyük tasarlanması gerekir. Bu tarz kaskların büyük tasarlanmasının sebebi kabuk boyutunun sonradan değiştirilemez oluşudur. Bu yüzden bedene göre kaskın iç pedleri inceltilir veya kalınlaştırılır. Böylece beden oranları tutturulmaya çalışılır. Peki böyle bir kask ne kadar kullanışlı olabilir? Bir süre sonra iç pedler esnemeye başlayınca konfor, yalıtım veya koruma gibi tüm faktörler bu durumdan etkilenecektir.
Az kabuk boyutuna sahip kaskların dezavantajları ise şöyle sıralanabilir:
- Kask dışarıdan bakıldığında görüntü olarak çok büyük görünecek.
- Tek kabuk boyutuna sahip olduğu için ağırlık bu tarz kasklarda çok fazla olacaktır.
- Zamanla pedler esnemeye başladığında kask artık kafanızda sallanmaya başlayacak dolayısıyla hem konforsuz hem de güvensiz olacaktır.
Özetle bir kask ne kadar fazla kabuk boyutu ile üretilmiş ise o kask size o kadar uyum sağlayacaktır.